Wednesday, December 22, 2010

Make 'em believe!

İnandırmak lazım insanları.

Konusharak, anlatarak inandırmak lazım.

Yaptıklarına, yapacaklarına, yapmak istediklerine...

Inanmadan chevrendekiler, yapılanların bir değeri olmadığı gibi, yapma isteği de köreliyor insanın ya da sadece yapası gelmiyor.

Inandırmak lazım insanları, yaparak ve ederek!

Konushmak, anlatmak. Bir yere kadar gidiyor da chevrendekilerin sana olan iyi niyetleri ile, kalbi titreyerek inanmasını istiyorsan chevrendekilerin, yaparak anlatmalısın konushtuklarını.

Chok da zor degil biliyor musun?

Chok da zor degil, inandirmak istediklerini yapmak ve hatta zevkli de!

Gunes dogmadan uyanmali, yalnizliktan sikilmadan chalishmalisin masanin bashinda.

Saygi gormek istiyorsan, inandirmalisin once chevrendekileri ve inandirmak icin yapmalisin, sadece...

Sadece yapmalisin onu; o, her neyse!

İnandirmak ichin, sadece 'the big talker' olmak yerine, 'just doer' olmayi hich denedin mi?

No comments:

Post a Comment